İstanbul’da Evde Pediatrik Fizyoterapi Hizmetleri
İstanbul’da evde pediatrik fizyoterapi ile çocuğunuzun motor gelişimini destekleyin. Serebral palsi, Down sendromu, gelişim geriliği veya prematüre doğum sonrası profesyonel rehabilitasyon. Fizyoterapist Ozan Özberk, evde fizyoterapi hizmetleri kapsamında oyun temelli yaklaşımla miniklerinizin potansiyelini ortaya çıkarıyor.
Pediatrik Fizyoterapi Nedir?
Her çocuk eşsiz bir mucizedir ve bazılarının sadece ekstra desteğe ihtiyacı vardır.
Pediatrik fizyoterapi, 0-18 yaş arası çocukların hareket ve gelişim problemlerini ele alan özel bir rehabilitasyon alanıdır. Bebekler emeklemeyi öğrenirken, çocuklar koşmayı keşfederken, ergenler sporla tanışırken karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmelerine yardımcı oluruz. Yürüme gecikmesi mi var? Denge problemi mi yaşıyor? Kas güçsüzlüğü mü engelliyor? İşte tam da bu noktada devreye giriyoruz.
Oyun en güçlü terapi aracımızdır çünkü çocuklar oynarken öğrenir.
Fizyoterapist Ozan Özberk, İstanbul’da sunduğu evde pediatrik fizyoterapi hizmetiyle, terapiyi maceraya dönüştürüyor. Çocuğunuz egzersiz yaptığının farkında bile olmadan, gülümseyerek motor becerilerini geliştiriyor. Bazen bir balon peşinde koşmak, bazen müzik eşliğinde dans etmek, bazen de yumuşak bloklar üzerinde tırmanmak… Her biri özenle planlanmış terapötik aktiviteler.
Hangi Çocuklar Pediatrik Fizyoterapiye İhtiyaç Duyar?
Serebral Palsi (CP)
Doğum sırasında yaşanan oksijen eksikliği hayatın akışını değiştirir ama bu hikayenin sonu değildir. CP’li çocuklar spastisite yaşar, kasları sert ve gergindir, hareketleri kısıtlıdır. Fakat umut her zaman vardır.
Erken dönemde başlanan fizyoterapi ile kaslar gevşetilir ve eklem hareketliliği artırılır. Belki ilk hedef sadece rahat oturabilmek olur. Sonra emekleme çabaları desteklenir. Zamanla ayağa kalkma denemeleri yapılır. Her çocuğun yolculuğu farklıdır ve biz bu yolculukta rehberlik ediyoruz. Aileler genelde “Doktor yürüyemez dedi” diye gelir ama çocukları walker’la, bazen de bağımsız yürümeyi başarır.
Down Sendromu
Fazladan bir kromozom farklılık yaratır ama bu farklılık güzeldir. Down sendromlu çocuklarımızın en belirgin özelliği kas tonuslarının düşük olmasıdır ki buna hipotoni diyoruz.
Bu minik melekler baş kontrolünü geç kazanır, oturmayı öğrenmeleri zaman alır, ilk adımları gecikir. Ancak düzenli fizyoterapi ile bu süreçler hızlandırılabilir. Evde rahat ortamında yapılan egzersizlerle kas güçleri artar. Özel oyunlarla denge becerileri gelişir. En önemlisi, potansiyellerini keşfederler ve aileler “Yapamaz dedikleri her şeyi yapıyor!” diye sevinç gözyaşları döker.
Prematüre Bebekler
37 haftayı doldurmadan dünyaya merhaba demek cesaret ister. Bu minik savaşçılar yoğun bakımda mucizeler yaratır ama eve geldiklerinde yolculuk devam eder.
Prematüre bebekler genelde düzeltilmiş yaşlarının gerisinde kalır. Başını 3 ayda tutması gereken bebek belki 5 ayda tutabilir. Emeklemesi gereken dönemde hala yuvarlanıyor olabilir. İşte evde pediatrik fizyoterapi bu açığı kapatır. Özel pozisyonlama teknikleri, uygun uyarılar ve aileye öğretilen aktivitelerle bebekler yaşıtlarını yakalar. Düzeltilmiş yaşa göre değil, takvim yaşına göre gelişim göstermeye başlarlar.
Prematüre bebeklerde görülebilen kalp problemleri için kardiyak rehabilitasyon hizmetimiz de bulunmaktadır.
Gelişim Geriliği
Her çocuğun kendi temposu vardır, bu doğru. Ancak bazı gecikmeler normal sınırları aşar ve müdahale gerektirir.
9 aylık bebek hala destekle bile oturamıyorsa, 15 aylık çocuk henüz ayağa kalkma girişiminde bulunmuyorsa, 2 yaşındaki minnik hala yürüyemiyorsa beklemek yerine harekete geçmek gerekir. “Dayısı da geç yürümüş” tesellisi yerine profesyonel değerlendirme şart. Çünkü altta yatan bir kas hastalığı, nörolojik problem veya sadece uyarı eksikliği olabilir. Erken tanı hayat kurtarır demesek de hayat kalitesini kesinlikle artırır.
Ortopedik Problemler
Doğuştan kalça çıkığı bebeğin alçıda geçirdiği aylar biter ama rehabilitasyon yeni başlar. Düztabanlığı olan çocuk yorulmadan yürüyemez. Skolyoz tanısı alan ergen omurgasını nasıl koruyacağını bilmez.
Bu durumların hepsinde evde pediatrik fizyoterapi devreye girer. Kalça çıkığı sonrası kasları güçlendiririz ki eklem stabil kalsın. Düztabanlık için ayak kaslarını çalıştırır, uygun egzersizler veririz. Skolyozda omurga etrafındaki kasları dengeler, postürü düzeltiriz. Ameliyat gerekse bile ameliyat öncesi ve sonrası rehabilitasyon başarı şansını artırır.
Nörolojik Hastalıklar
SMA tanısı alan bebeğin ailesi dünyası yıkılmış hisseder. Müsküler distrofi teşhisi konan çocuğun ebeveyni çaresizlik içindedir. Brakiyal pleksus yaralanması olan minik, kolunu kullanamaz.
Bu nadir ama ciddi durumlar yoğun fizyoterapi gerektirir. Hastaneye gidip gelmek hem yorucu hem de riskli olur. Fizyoterapist Ozan Özberk bu özel çocuklara evlerinde hizmet verir. SMA’da kas güçlü koruma ve solunum egzersizleri yapar. Distrofide fonksiyonu mümkün olduğunca uzun süre korur. Pleksus yaralanmasında sinir iyileşmesini destekler, kompansasyon stratejileri öğretir. Nörolojik hastalığı olan çocuklarımız için nörolojik fizyoterapi programlarımız da mevcuttur.
Neden Evde Pediatrik Fizyoterapi?
Çocuğun Güvenli Alanı
Hastane kokusu bile çocukları tedirgin eder. Beyaz önlükler ağlatır, yabancı yüzler korkutur. Kendi evinde, tanıdığı ortamda çocuk rahat ve mutludur.
Odasındaki oyuncakları terapide kullanırız. Sevdiği müzikleri açarız. Kedisi veya köpeği yanımızda dolaşır. Anne kucağında veya baba dizinde egzersiz yapabilir. Bu rahatlık terapinin etkinliğini artırır çünkü dirençsiz çocuk daha fazla çaba gösterir ve daha hızlı gelişir.
Anne-Baba Eğitimi Kritiktir
Haftada bir veya iki seans yeterli değildir, terapi günlük hayatın parçası olmalıdır. Biz gelip gidiyoruz ama siz sürekli çocuğunuzun yanındasınız.
Size öğrettiğimiz teknikleri bez değiştirirken uygularsınız. Banyo yaparken germe egzersizleri yaparsınız. Yemek yerken oturuş pozisyonunu düzeltirsiniz. Oyun oynarken motor becerileri desteklersiniz. Böylece günde 5 dakika değil, gün boyunca terapi yapılmış olur. Bu yaklaşım sonuçları dramatik şekilde iyileştirir ve aileler “Sanki sihir gibi ilerledi” der.
Kardeşler de Katılır
Evde terapi yapmanın en güzel yanlarından biri tüm ailenin dahil olmasıdır. Kardeşler merakla izler, katılmak ister, yardım etmek ister.
Ablası “Ben de yapabilir miyim?” diye sorar, birlikte egzersiz yaparlar. Kardeşi “Benim arkadaşım da yürüyemiyor” der, empati gelişir. Tüm aile aynı hedefe odaklanır ve bu birliktelik hem terapiyi güçlendirir hem de aile bağlarını. Kimse ihmal edilmiş hissetmez, herkes sürecin parçası olur.
İstanbul’da Ulaşım Çilesi Yok
Bebek arabasıyla Metrobüs’e binmeyi denediniz mi? Engelli rampası olmayan kaldırımlardan geçtiniz mi? Asansörü bozuk metro istasyonunda kaldınız mı?
İstanbul’un trafik ve ulaşım sorunları sağlıklı insanlar için bile stres kaynağıyken, özel gereksinimli çocukla bu işkenceye dönüşür. Taksi şoförü engelli arabası görünce durmaz. Otobüse bindiyseniz yer vermezler. Hastaneye vardığınızda park yeri yoktur. Çocuk yolda ağlar, siz terlersiniz, terapi verimli geçmez. Evde terapi tüm bu sorunları ortadan kaldırır.
Fizyoterapist Ozan Özberk’in Oyun Temelli Yaklaşımı
İlk Karşılaşma ve Güven İnşası
Kapıdan girer girmez çocukla göz teması kurmaya çalışmayız çünkü bu baskı yaratır. Önce aileyle sohbet ederiz, çocuk bizi uzaktan gözlemler. Sonra yavaşça yaklaşırız ama dokunmayız. Belki bir oyuncakla ilgileniriz, müzik açarız veya komik sesler çıkarırız.
Çocuk merak edip yaklaştığında ilk adım atılmış olur. Güven kurulduktan sonra değerlendirme başlar ama bu da oyun gibi görünür. “Bakalım ne kadar yükseğe uzanabiliyorsun?” deriz. “Bu topu yakalayabilir misin?” diye sorarız. Çocuk test edildiğini anlamaz, sadece yeni bir oyun arkadaşı kazandığını düşünür.
Gelişime Uygun Hedefler
0-3 ay döneminde baş kontrolü ve görsel takip üzerine çalışırız. Bebeği farklı pozisyonlarda tutarız, renkli objeler gösteririz, yumuşak sesler çıkarırız.
3-6 ayda yuvarlanma ve el becerilerine odaklanırız. Yan yatış pozisyonları, oyuncaklara uzanma aktiviteleri, farklı dokular keşfetme… 6-9 ayda oturma dengesi kazandırmaya çalışırız. Destekli oturmadan desteksiz oturmaya geçiş, emekleme pozisyonuna hazırlık… 9-12 ayda ayakta durma ve mobilite hedeflenir. Tutunarak ayağa kalkma, mobilyalar arasında gezinme, ilk bağımsız adımlar…
Her yaş grubunun kendine özgü hedefleri vardır ama her çocuğun hızı farklıdır. Kimse için acele edilmez, kimse yarıştırılmaz. Önemli olan sürekli ilerleme kaydetmektir.
Eğlenceli Terapi Teknikleri
Balon Oyunları
Balonlar havada tutulmaya çalışılır ki bu görsel takip ve el-göz koordinasyonunu geliştirir. Ayaklarla balon tepme denge ve bilateral koordinasyon sağlar. Balonun içine pirinç koyup ses çıkarması duyusal uyarı verir.
Müzikli Hareketler
“Mini mini bir kuş” şarkısıyla parmak egzersizleri yapılır. “Arkadaşım eşek” şarkısıyla zıplama çalışılır. Davul ve marakas kullanarak ritim tutma ve bilateral koordinasyon geliştirilir. Müzik durduğunda donma oyunu ile inhibisyon kontrolü öğretilir.
Hikaye Canlandırma
“Ormanda yürüyen ayı gibi emekleyelim” deriz, quadruped pozisyonda kas güçlendirme yaparız. “Denizde yüzen balık olalım” deriz, yüzüstü pozisyonda ekstansiyon egzersizi yaparız. “Tavşan gibi zıplayalım” deriz, alt ekstremite güçlendirme ve denge çalışırız. Her hareket maceranın parçası olur, çocuk yorulduğunu fark etmez.
Evde Kullanılan Pediatrik Ekipmanlar
Terapötik Oyuncaklar ve Araçlar
Büyük terapı topları hem eğlenceli hem işlevseldir. Üzerinde zıplama, yuvarlanma, denge çalışmaları yapılır. Farklı boyutlarda yumuşak bloklar motor planlama ve problem çözme becerileri geliştirir.
Denge tahtaları ve vestibüler diskler postural kontrolü artırır. Tünel ve çadırlar motor planlama ve vücut farkındalığı sağlar. Hepsi renkli, çekici ve oyun gibi görünür ama aslında özenle seçilmiş terapötik araçlardır. Evde kullanımı kolaydır, yer kaplamaz, tehlike oluşturmaz.
Duyu Bütünleme Malzemeleri
Farklı dokudaki kumaşlar, fırçalar, masaj topları taktil duyuyu uyarır. Özellikle duyusal işlemleme bozukluğu olan çocuklarda etkilidir.
Işıklı oyuncaklar, parlayan toplar görsel duyuyu destekler. Müzik kutuları, çıngıraklar, melodili oyuncaklar işitsel gelişimi destekler. Salıncak ve hamak vestibüler sistemi uyarır. Ağırlıklı battaniyeler ve yastıklar proprioseptif input sağlar. Her çocuğun duyusal profili farklıdır ve malzemeler buna göre seçilir.
Aile Merkezli Yaklaşım
Ebeveyn Koçluğu ve Güçlendirme
Siz çocuğunuzun en iyi terapisti, en büyük destekçisi, en güçlü motivasyon kaynağısınız. Biz sadece yol göstericiyiz.
Her anı değerlendirme fırsatına çevirmeyi öğretiyoruz. Sabah uyanınca germe egzersizleri, kahvaltıda el becerileri, oyun parkında denge çalışmaları… Günlük rutine terapi serpiştiriyoruz. “Terapist gelmedi bugün” bahanesi ortadan kalkıyor. Siz varsanız terapi devam ediyor.
Suçluluk duygusundan kurtulmanız için psikolojik destek veriyoruz. “Keşke hamilelikte şunu yapmasaydım”, “Acaba genetik mi”, “Benim yüzümden mi” gibi düşünceler normal ama gereksiz. Geçmişe takılmak yerine geleceğe odaklanıyoruz. Çocuğunuzun potansiyeli bizim ortak hedefimiz oluyor.
Gerçekçi Hedefler ve Beklentiler
Her çocuk mucizevi şekilde iyileşmez ama her çocuk mutlaka gelişir. Kimileri bağımsız yürür, kimileri destekle, kimileri hiç yürümez ama daha iyi oturur.
Sosyal medyadaki “mucize” videolara aldanmayın. Her çocuğun yolculuğu kendine özgüdür. Bizim işimiz maksimum potansiyele ulaşmaktır. Bu bazen beklentileri aşar, bazen karşılar, bazen gerisinde kalır. Ama her durumda çocuğunuzun yaşam kalitesi artar, bu garanti.
Erken Müdahalenin Önemi
Beyin Plastisitesi ve Kritik Dönemler
İlk 2 yaş beynin en hızlı geliştiği dönemdir. Saniyede binlerce yeni bağlantı kurulur. Bu dönemde yapılan müdahaleler kalıcı değişiklikler yaratır.
3 yaşından sonra da gelişim devam eder ama hızı azalır. 5 yaşından sonra bazı pencereler kapanmaya başlar. Bu yüzden “Bekleyelim, büyüyünce düzelir” yaklaşımı yanlıştır. Ne kadar erken başlanırsa o kadar iyi sonuç alınır. Ancak hiçbir zaman geç değildir, 10 yaşında başlayan çocuk da ilerleme kaydeder.
Yanlış Paternlerin Önlenmesi
W oturuş kalça problemlerine yol açar. Parmak ucunda yürüme tendon kısalıklarına neden olur. Tek taraflı emekleme asimetri yaratır.
Çocuklar kompansasyon mekanizmaları geliştirir ve bunlar ilk başta işe yarar gibi görünür. Ancak uzun vadede ciddi problemlere yol açar. Erken müdahale ile doğru paternler öğretilir, yanlışlar düzeltilir. Önlemek tedavi etmekten kolaydır.
İstanbul’da Her Semte Ulaşıyoruz
Geniş Hizmet Ağımız
Avcılar’dan Pendik’e, Sarıyer’den Kartal’a, Başakşehir’den Ataşehir’e… İstanbul’un her köşesine ulaşıyoruz. Mesafe bizim sorunumuz, sizin değil.
Randevu saatleri esnek planlanıyor. Sabah 07:00 mı uygun? Akşam 20:00 mi daha iyi? Hafta sonu mu müsait? Çocuğunuzun uyku ve beslenme düzenine göre ayarlıyoruz. Uykulu veya aç çocukla terapi verimli olmaz.
Sıkça Sorulan Sorular
Ne kadar süre terapi gerekecek?
Her çocuk farklıdır, kesin süre verilemez. Hafif gecikmeler 3-6 ayda düzelebilir. CP veya genetik sendromlar ömür boyu takip gerektirebilir. Önemli olan devamlılıktır. Düzenli terapi alan çocuk sürekli gelişir.
Çocuğum ağlıyor, zorlamalı mıyım?
Asla zorlamayın. İlk seanslarda ağlama normaldir çünkü çocuk yabancı birini görüyor. Zamanla güven kurulur, ağlama azalır. Eğer sürekli ağlıyorsa terapi yöntemi değiştirilir. Mutlu çocuk daha iyi öğrenir.
Evde yerimiz dar, sorun olur mu?
Geniş alan gerekmez. 2×2 metrelik temiz bir alan yeterlidir. Halı veya mat üzerine çalışılır. Mobilyalar kenara çekilebilir. Bahçe veya balkon varsa hava güzelse orada da çalışılabilir.
Çocuğunuzun Geleceğine Yatırım
Her çocuk özeldir ve her çocuk gelişmeyi hak eder. Fizyoterapist Ozan Özberk, İstanbul’da evde pediatrik fizyoterapi hizmetiyle çocuğunuzun yanında.
Umut her zaman vardır. Sevgi, sabır ve profesyonel destekle mucizeler mümkün. Çocuğunuzun potansiyelini keşfetmek için bugün başlayın. Her gün yeni bir fırsattır.
Randevu almak için: 0546 292 52 03 veya online randevu formu kullanabilirsiniz.